Herkese merhaba. Uzun zamandır film analizi yazmıyordum, özlemişim. Bugün radarımda 1986 yapımlı, yönetmenliğini Atıf Yılmaz’ın yaptığı, senaryosunu Barış Pirhasan’ın yazdığı, Müjde Ar ve Macit Koper’in ise başrollerini paylaştığı ‘Aaahh Belinda’ nın yeniden uyarlaması var. 7 Nisan’da seyirciyle Netflix’te buluşan, yönetmenliğini Deniz Yorulmazer’in üstlendiği, senaryosunu Hakan Bonomo’nun yazdığı 2023 yapımlı Aaah Belinda’nın başrollerini ise Neslihan Atagül Doğulu, Necip Memili ve Serkan Çayoğlu paylaşıyor.
Film, genç ve yetenekli oyuncu Dilara’nın istemeyerek bir reklam filminin çekimine gitmesiyle başlıyor aslında. Dilara, ne kadar itiraz etse bir şampuan reklamında oynamak zorunda kalıyor. Yönetmenin, çekim sırasında Dilara’ya, “Handan’ı oynama Handan ol” demesiyle Dilara, kafasına sürdüğü şampuanla gerçekten Handan oluyor.
Bambaşka bir hayata geçiş yapan Dilara, her şeyin bir rüya olduğunu düşünse de işler umduğu gibi olmuyor. Kaçarak evden uzaklaşan hanım kızımız, onu bu saçma durumdan kurtaracak olan sevgilisinin ve arkadaşlarının yanına gidiyor gitmesine ama ne yazık, kimse onu tanımıyor. Neredeyse bütün geçmiş hayatını ve özelliklerini bildiği sevgilisi Serkan bile. “Ben Dilara’yım, ben oyuncuyum dese” de kimse ona inanmıyor.
Eski yaşantısına dönmek, tekrar Dilara olabilmek için yine Belinda ile yıkanıyor. Fakat, hayır, o hala Handan. Ne yapıp ne etse de Handan olmaktan kurtulamıyor, sonunda da bir süre hastaneye yatırılıyor. Orada tanıştığı bir kadın sayesinde aklına bir fikir geliyor ve iki hayatı birden oynamaya karar veriyor. Tekrardan emek harcayarak oyuncu olmaya çalışıyor. Sabahları Handan, akşamları Dilara oluyor. Ve yaşadığı iki hayatın da hakkını veriyor.
Bir akşam aniden kendini reklam çekiminde bulan Dilara, ‘Handan olma’ hikayesinin son bulduğunu anlıyor. Bitti mi, diye sorduğunda Dilara’nın Handan olmayı o an bile özlediğini hissedebiliyoruz. Dilara, başlarda ne kadar kendini bu akıl dışı durumdan kurtarmaya çalışsa da Handan’ı, Handan gibi olanları, dünyada farklı insanların da var olduğunu ve herkesin mutlaka bir sırrı olabileceğini öğrendi bence.
‘Dunganga’ sahnesini görünce, evet böyle bir şey vardı, dedim. 1986 yapımlı filmi çok önceden izledim diye hatırlıyorum fakat bütünüyle aklımda değil. Birkaç gün sonra onu da tekrar izlerim. Filmin başlarında fazla küfür vardı, beni rahatsız eden tek şey buydu. Oyunculuklara gelirsek eğer hepsi gayet de rolünün hakkını vermiş. Çukur ve birçok diziden tanıdığımız Necip Memili, Necati karakteriyle karşımızdaydı. Ve oldukça doğaldı. Eşine resmen aşık bir adamdı bence. Gözü o kadar kördü ki eşinin, kardeşinin eşiyle birlikte olduğunu bile anlamadı.
Beril Pozam ise Arzu’ya hayat veriyor filmde. Kendisini ilk Afili Aşk’da izlemiştim, oyunculuğunu da beğenmiştim. Aaahh Belinda’da biraz ‘kötü kız’ rolünde. Handan’ın arkadaşı, fakat hani vardır ya pek güvenemezsiniz. İçten içe sizi kıskanan, açığınızı yakaladığı an sizin yerinizde olmaya can atan. Evet, Arzu onlardan. Dilara, Handan olarak hayatına devam ettiği sıralarda Arzu, arkadaşının hem sevgilisini hem de işini elinden alıyor ve deyim yerindeyse Dilara’nın kabusu oluyor. Beril Pozam rolünün üstesinden başarıyla gelmiş.
Serkan Çayoğlu ise kendi adıyla filmde oynuyor. Dilara’yı sevdiğinden şüphe duymadım ama yine de güvenilmez bir hava da vermedi değil, ne yalan söyleyeyim. Komik, tatlı bir adam Serkan. Yine de içten içe sevgilisini tanımamasına kırıldım. Neslihan Atagül ile uyumlarını beğendim, pek tatlı bir çift olmuşlar. Enerjileri bana geçti. Serkan Çayoğlu’nu daha fazla görmek isteriz filmlerde.
Biraz da Efe Tunçer’den bahsetmek istiyorum. Aşk Kumardır’da izlemiştim. Stand-up gösterileri de var, fakat daha gitmek nasip olmadı. Filmde Akif karakterine can veriyor Efe Tunçer. Akif, yengesi Handan ile aşk yaşayan ve onunla para aklayıp, kaçma planları yapan bir banka müdürü. Handan’ın yani Dilara’nın başını neredeyse belaya sokacaktı.
Filmin sonunda Dilara karakterinin geliştiğini görüyoruz. Ön yargılarından kurtulmuş bir kadın gördüm ben. Reklam filminde oynamadan önce Dilara kendi dünyasıyla o kadar haşır neşirdi ki en sorunlu hayatı kendininki sanıyordu. Fakat Handan olunca, gördü bazı gerçekleri. Mesela Arzu’ya gerçekten de güvenmemesi gerektiğini, şan şöhret sahibi olmayan insanların da hayatlarının mükemmel olmadığını öğrendi. Ve istediği her ne olursa olsun fedakarlık yapmasının kaçınılmaz olduğunu öğrendi. ‘Handan’ olmak Dilara’ya yeni bakış açısının kapısını araladı. Neslihan Atagül’ü Yaprak Dökümü dizisinden beri beğenirim. Aaahh Belinda’nın da üstesinden başarıya gelmiş.
Yapımda emeği geçen herkesin eline sağlık. Güzel ve akıcı bir film olmuş. Şimdiden iyi seyirler..
Yorum yok